Yaklaşık 3,5 milyonluk nüfusu ile Avrupa’nın en kalabalık ve en kozmopolit şehirlerinden biri olan Madrid’de neredeyse 7/24 hayat var.

Plaza de Espana
Çok fazla turistik bir şehir olmamasıyla beraber gece hayatı bakımından oldukça zengin. Ama illa turistik noktaları göreceğim derseniz de Plaza Mayor,Palacio de Real, Prado Müzesi, Puerta Del Sol ve bizdeki karşılığı orman olan Retiro Park başlıca görülecek yerler arasında yer alıyor.
1800’lü yıllardan beri hizmet veren Retiro Park, şehirden uzaklaşmadan doğa ile başbaşa kalınabilecek bir mekan. Güzel havanın keyfini çıkarmak isteyen Madridliler ve turistler, soluğu burada alıyor; biz de nitekim öyle yaptık. Parkın ortasında bulunan gölette sandal kiralayarak gezinmek ya da göletteki balıkları beslemek oldukça eğlenceli seçeneklerden birkaçı. Yine parkın içinde bulunan Palacio de Cristal, tamamı camdan tavanı ve önündeki göleti ile ilgi çekiyor.

Jardines de Sabatini ve Palacio Real
Kraliyet Sarayı olarak kullanılan Palacio de Real, geniş avlusu ve ihtişamlı yapısı ile ilgi çekiyor. Sarayın girişinde her zaman uzun kuyruklar var. Ama içerisinin güzelliği, bu sırada beklemeye değer. Saraya giremezseniz etrafındaki birbirinden güzel parklarda soluklanabilirsiniz.
Saraydan şehrin merkezine doğru uzanan Calle Mayor üzerinde tipik İspanyol evleri, geniş avlulu meydanlar, hediyelik eşya satan ufak mağazalar dolu.

Puerta del Sol

Puerta del Sol
Caddelerin birleştiği ana meydan ise ünlü Puerta Del Sol. Sürekli hareketli olan meydan şehrin buluşma noktası. Madrid‘in meşhur karayemiş ağacına uzanan ayı heykeli de bu meydanda bulunuyor.
Madrid, klasik ve modern sanat eserlerine ev sahipliği yapmasıyla da ünlü bir şehir. Birçok galeri ve müzede Picasso, Rubens, Rembrandt, Dali eserlerine rastlayabilirsiniz. Müzelerin en ünlüsü ve büyük olanı ise Prado Museum.
Gran Via, Madrid’in en ünlü alışveriş caddesi. Bu cadde üzerinde El Corte Ingles, H&M, Zara benzeri mağazaların yanı sıra birçok simge yapı ve tüm Madrid fotoğraflarında görebileceğiniz Metropolis ve Telefonica binaları ile gösterişli girişleri olan sinema ve tiyatrolar yer alıyor Bir diğer alışveriş caddesi olan Calle Serrano ise Chanel, Versace, Hermes ve Louis Vuitton gibi dünyaca ünlü markalara ev sahipliği yapıyor.
Montera Caddesi üzerinde yer alan Tapas Tapas adlı restoranda ucuz ve lezzetli tapas yiyip güzel İspanyol şaraplarını tadabilirsiniz. Sangria eşliğinde caddeden gelen geçeni izlemek de bir başka alternatif. Patatas Bravas ve Pan con Tomato yemeden dönmeyin.

Almudena

Palacio de Cristal

Puerta de Alcala
Ağırlıklı olarak lokal lezzetlerin sunulduğu restoran ve kafelerin, yerel tasarımcılara ait butiklerin ve irili ufaklı bir çok otelle çevrili olan Chueca bölgesi ise şehrin nerdeyse çekim merkezi konumunda. Bölgede, konaklama için birçok alternatif var. Sokaklar günün 24 saati kalabalık, kafe çalışanları ise özellikle cuma ve cumartesi günleri elinize flyer vermek için birbiriyle savaşıyor. Bu flyerlar sayesinde şehirdeki en özel gay partylere indirimli ya da ücretsiz girebilmek mümkün.
Madrid, gece hayatı bakımından oldukça zengin. Alternatif bir çok bar ve club var. Her türlü eğlenceyi bulmak mümkün. Şehir, İspanya’nın başkenti olmasının yanında gayler için de adeta bir başkent. İspanya‘nın diğer şehirlerinde olduğu gibi Madrid‘de de eğlence gece yarısından sonra başlıyor ve günün ilk saatlerine kadar tüm hızıyla sürüyor.
Kluster ve Strong Club’daki partilere özellikle dikkat! Oldukça büyük bir cruising alanı ve labirente sahip olan Strong Club Cuma ve Cumartesi geceleri oldukça yoğun. Saat 02:00’ye kadar 15 euro olan giriş ücretine iki içki dahil. Yukarıda bahsettiğim flyerlar ile bu mekana Cuma geceleri ücretsiz girebilmek mümkün. Bar sonrası biraz dinlenip “rahatlayayım” derseniz Paraiso, Octopus ve Center sauna en yoğun olanlarından.

Parque de Atracciones
Eğer gece hayatı sizi yorduysa, eğlenceli bir teleferik yolculuğuyla veya metroyla ulaşabileceğiniz Casa de Campo’da bulunan Parque de Atracciones’de çocuklar gibi eğlenerek harika bir gün geçirebilirsiniz. Kalp rahatsızlığınız yoksa eğer The Walking Dead Experience’da zombilerle unutulmaz bir deneyim yaşamadan dönmeyin sakın…
İyi tatiller…
Ayrıca okuyun:
İspanya’da mutlaka yemeniz gereken “5 Tapas”
Geri bildirim: Dünyaca ünlü festivaller |
Geri bildirim: Avrupa’da vizesiz seyahat hayali |
Geri bildirim: Barcelona; tam bir Akdenizli |
Geri bildirim: İspanya’da mutlaka yemeniz gereken “5 Tapas” |
Geri bildirim: En popüler tatil yerleri: Top 25 |