Berlin; yakın tarihin başrol oyuncusu

Almanya‘nın başkenti Berlin, yaklaşık 3,5 milyonluk nüfusu ile aynı zamanda ülkenin en büyük ve en kalabalık şehri. II. Dünya Savaşı sonrası Doğu ve Batı Berlin olarak ikiye bölünen şehir, 1989 yılında Berlin Duvarı‘nın yıkılmasıyla yeniden birleşmiş ve Almanya‘nın başkenti olmuştur.

Yıl boyunca bize göre daha serin bir iklimi olan Berlin‘i ziyaret etmek için en uygun zaman Mayıs – Eylül arası. Kış ayları oldukça soğuk olan Berlin, bahara kadar neredeyse sürekli beyazlara bürünüyor. Yaz ayları şehri gezip dolaşmak için daha uygun.

İstanbul‘dan Berlin‘e başta Türk Hava Yolları, Pegasus, Onur Havayolları olmak üzere Germanwings, Air Berlin gibi Alman havayolları şirketleri ile aktarmasız olarak yaklaşık 3 saat süren bir yolculuk ile ulaşabilirsiniz. Bizim gittiğimiz dönemde bilet fiyatları oldukça yüksek olduğu için KLM Havayolları ile Amsterdam aktarmalı gidip, AirFrance Havayolları ile Paris aktarmalı da dönmüştük. Bu bahaneyle uzun zamandır solumadığımız Amsterdam ve Paris havasını da tekrar solumuş olduk.

booking2

Tarihin her döneminde önemli bir konuma sahip olan şehirde, gezilecek yerler de bir o kadar çok. Ulaşım, şehrin her noktasına rahatça gidebileceğiniz U-bahn metro sayesinde çok kolay. Haritalar ve tanıtımlar Berlin konusunda oldukça detaylı ve gitmek istediğiniz yeri kolayca bulabilirsiniz.

berlin5

Alexanderplatz – TV Kulesi

Biz gezimize Mitte semtinde yer alan, birçok ulaşım hattının da kesişme noktası olan Alexanderplatz‘dan başladık. Bir sürü mağazanın yanı sıra dünyanın birçok şehrindeki saatleri gösteren Weltzeituhr (Dünya saati) ve Berlin TV Kulesi de sürekli olarak yoğun bir kalabalığın olduğu bu meydanda yer alıyor. Şehrin sembollerinden biri olan kule, 368 metrelik uzunluğuyla birçok yerden görülebiliyor.

berlin1

Berliner Dom

Müze Adası, üzerinde Bergama Müzesi ve Berliner Dom Katedrali‘nin de bulunduğu bir ada. Savaşta büyük hasar alan katedral yenilenerek gösterişli bir hale getirilmiş. Bergama Müzesi‘nin en önemli kısmı, Bergama‘dan yıllarca taşınarak burada yeniden inşa edilen Zeus Sunağı. Bu görkemli yapı nasıl taşınmış da buraya konmuş diye sormadan edemiyor insan.

Berlin‘in diğer simge yapısı Brandenburg Kapısı, şehrin en çok turist çeken yeri. Geceleri de ışıklandırması sayesinde hoş bir görünümü olan yapı, Berlin Duvarı yıkıldıktan sonra birleşmenin de simgesi olmuş. Ayrıca şehirdeki tüm kutlama ve büyük etkinlikler burada gerçekleşiyor.

berlin3

Soykırım Anıtı

Brandenburg Kapısı‘nın hemen yakınında Almanya‘nın parlamento binası Reichstag bulunuyor. Büyük cam kubbeli bu bina, Berlin manzarası sayesinde turistlerin ilgi odağı. Ziyaret etmek için önceden rezervasyon yaptırmakta fayda var.

Yine Brandenburg Kapısı‘nın yakınında Yahudi Soykırım Anıtı yer alıyor. 2.711 adet beton bloktan oluşan anıt günün her saati ziyaret edilebilir.

Postdamerplatz, Berlin Duvarı‘nın 3 parçasının parçanın da bulunduğu hareketli bir meydan. Ünlü Sony Center da bu meydanda yer alıyor. Birçok restoranın bulunduğu Sony Center, mimarisi ile ilgi çekiyor ve geç saatlere kadar açık.

berlin6Berlin Duvarı kalıntılarının görülebileceği en güzel yer tabii ki East Side Gallery. Duvarın ayakta kalan en uzun kısmı burası. 1,3 km uzunluğundaki duvar artık açık hava sergisi haline gelmiş ve duvarlarda dünyanın çeşitli yerlerinden ressamların yaptığı 105 resim bulunuyor.

Checkpoint Charlie ise Doğu ve Batı Berlin arasındaki ana geçiş noktası. Burada da duvardan kalıntılar sergileniyor ve Berlin Duvarı‘nın hikayesinin anlatıldığı bir alan var. Kontrol noktasının olduğu yerde, dönemin askeri kıyafetleri içinde nöbet tutan askerlerle 1-2 Euro karşılığında fotoğraf çektirebilirsiniz.

berlin4

Yıkık Kilise

Breitscheidplatz’da bulunan, II. Dünya Savaşı sırasında aldığı hasarla muhafaza edilen Kaiser-Wilhelm-Gedächtniskirche (Yıkık Kilise) de Berlin‘in savaşta nasıl bir halde olduğunu anımsatabilecek simge yapılardan biri.

Tiergarten, şehrin en büyük parkı. İçinde hayvanat bahçesi ve göletler de bulunan parkta her mevsim dinlenip keyif yapabilirsiniz.

Bu kadar gezdikten sonra ne yiyebiliriz diye baktığımızda, Berlin‘in en ünlü atıştırmalığı, hemen hemen her yerde bulabileceğiniz Currywurst. Ekmek içinde baharatlı sosisten başka bir şey olmayan Currywurst, popülerlikte döner ile kapışıyor Berlin‘de. Yine hemen hemen her köşebaşında bir dönerci bulmak mümkün. Hatta Berlin’de yapılan dönerlerin daha lezzetli olduğunu söylersek sanırım abartmış olmayız. Berlin‘de tüm dünya mutfaklarına ait restoran bulmak mümkün. Hatta Sony Center‘da daha önce görmediğimiz, kanguru eti deneyebileceğiniz bir Avustralya restoranı da vardı. En meşhur tatlıları Berliner‘i de tercihinize göre reçel veya çikolatalı olarak yiyebilirsiniz. Çikolataya düşkünseniz, RitterSport mağazasında kendinizi kaybedebilirsiniz. Poşet poşet çikolata alışverişi yapabilmenizin yanında mağaza içindeki Çikolata Yapım Atölyesini de ağzınızın suları aka aka izleyebilirsiniz. Tabii Almanya‘da birasız olmaz, Berlin‘de de çeşit çeşit biraları denemeniz mümkün. Hatta 7-9 Ağustos 2015 tarihleri arasında Berlin Bira Festivali‘ne ev sahipliği yapıyor. Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen yüzlerce bira burada görücüye çıkıyor. Kafayı bulmak garanti!

berlin7Alışverişe gelince, Berlin‘in en güzel alışveriş caddesi Kurfürstendamm, birçok markanın mağazasının bulunduğu, hareketli bir cadde. Channel, Gucci, Cartier, Longchamp gibi lüks markalar, birçok otel, kafe ve restoran bu güzel caddede sıralanıyor. Berlin, alışveriş için oldukça seçenek sunan bir şehir. KaDeWe, Galleria, EuropaCenter gibi büyük alışveriş merkezleri, Primark, Forever21, Uniqlo gibi henüz Türkiye pazarına girmeyen markalar, Berlin‘i alışveriş için bir cennet haline getiriyor.

Berlin, tarihi, turistik mekanları ve alışveriş olanaklarının yanı sıra eğlence hayatı ve kültürel etkinlikleri ile de öne çıkıyor. Konserleri, tiyatro oyunları ve gösterileriyle ünlü olan şehir aynı zamanda sabahlara kadar süren club eğlenceleriyle de ünlü. Dünya çapında üne sahip Berghain‘de kapıda saatlerce bekleyip içeri alınmayabilir, ama girmeyi başarırsanız da son derece eğlenebilir veya Watergate‘de eşsiz manzara eşliğinde Berlin gece hayatını deneyimleyebilirsiniz.

Konaklamaya gelecek olursak şehrin dört yanına dağılmış hostel, apart ve oteller her bütçeye uygun bir seçenek mutlaka sunuyor. Biz seçimimizi Motzstrasse‘ye de oldukça yakın olan Nollendorfplatz‘da ekonomik sayılabilecek çok şık bir aparttan yana kullanmıştık. WiFi konusunda biraz sıkıntı yaşamış olsak da Berlin seyahatimizi çok da olumsuz etkilemedi açıkçası. Eğer bunlar dışında alternatif bir konaklama düşünürseniz de airbnb ya da misterbnb aracılığıyla değişik bir deneyim yaşayabilirsiniz. Berlin’deki konaklama seçeneklerine buradan ulaşabilirsiniz

Tarihi, ihtişamlı yapıları, alışverişi ve eğlencesiyle Berlin, mutlaka tatil planlarına dahil edilmesi gereken bir şehir. Hatta bir kere gittiğinizde her şeye yetişemeyeceğiniz için mutlaka bir kere daha gitmek isteyeceğiniz bir şehir.

İyi tatiller…

 

Ayrıca okuyun:

Dünyaca ünlü festivaller

Avrupa’da görülmesi gereken 5 Noel Pazarı

Gay seyahat rehberi: Berlin

3 comments

  1. Geri bildirim: Dünyaca ünlü festivaller |

  2. Geri bildirim: Avrupa’da vizesiz seyahat hayali |

  3. Geri bildirim: Avrupa’da görülmesi gereken 5 Noel Pazarı |

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: